Barselona’ya gittiğimiz ilk gün.
Kaldığımız evden yeni çıktık, yürüyoruz.
Sokak dar ve kalabalık. Bir sürü araba geçiyor.
Defne ve Güney iki-üç adım önde.
Ben de bebek arabasıyla arkada.
Kalabalıkta koşturarak gitmesinden, elini tutturmamasından tedirgin oluyor Güney.
“Defneee, bak bir sürü araba geliyor, burası biraz tehlikeli. Hadi elele tutuşalım.” diyor.
“Baba, kookma, anne buuda, seni korur.” diye beni gösteriyor Defne.
O an dünya ne kadar büyük. Defne ne kadar küçük.
Beni çıldırttığında…
Birşeye inat ettiğinde…
Bazı şeyleri bilerek bizi delirtmek için yapıp, içinden kıs kıs güldüğünü düşündüğüm anlarda…
O “an” ı hatırlıyorum.
Alıp içime sokmak istiyorum.
Ben onu korurum.
Korurum…
Bende de habire bir “ayy canım durumları” 🙂
Senin kız çocuk isteğin kabarmış 🙂
Yahu gidip duygusal mı oldunuz siz oralarda? yerim be yerim!Çok tatlısınız maşallah!
Ay sorma, arada bir böyle haller bana bile geliyor. Küçük bunlar daha bee…
Size baktikca icime hayata dair umutlar doguyor. Hayatta ne guzellikler de olabiliyor, aferim size diyorum. Arya bize katilinca biz de boyle olalim diyorum. Defne’yi, Tuba’yi, Guney’i cok opuyor bagrima basiyorum.
Gözlerim doldu Nedim Hocam, ne güzel şeyler söylemişsiniz. Hayat her zaman iyi gitmiyor ama biz iyi giden tarafından bakmaya çalışıyoruz. Elimizden geldiğince…
Arya da sağlıkla, mutlulukla gelsin inşallah. Sizin gibi bir aile de çok mutlu olacak zaten…
Bizden de size sevgiler, öpüyoruz sizleri…