Geç kalmış bayram yazısı…

Bütün ergenlik yıllarım boyunca her bayram ablamla birlikte söylene söylene bayram gezmelerine iştirak etmiş, şanslı günümüzdeysek paçayı sıyırıp evde televizyonun karşısında fazladan iki saat devrilip yatabilmiştik. Her bayram kırk kapı gez, şekere baklavaya boğul, akşam hayattan bezmiş, mideyi bozmuş olarak eve dön, anneden babadan bayram günü surat astığın için fırçayı ye, yat uyu rutinini benimsemiş, durumu öylece kabullenmiştik.

Çocukken farklıydı ama herşey. O gün giydiğim elbise dünyanın en güzel elbisesi, topladığım harçlık kazandığım ilk para gibi gelirdi. Aynı sokakta oturduğum, her gün gördüğüm kuzenlerim bile bir farklı görünürdü gözüme. Şimdi Defne’ye de aynı heyecanları yaşatabilmek istiyorum. En azından ergenliğe kadar:)

Bu bayram tüm aile birlikteydik. Maalesef fotoğraflarda olmayan babaannemiz, dedemiz, hatta büyük anneannemiz bile bizimleydi. Eve çikolata, badem şekeri bile aldım ben. Bayram gibiydi yani.

Bayramda tatile gidenlere de hiiiiç lafım yok, hatta gitmek için ben de gayet hevesli olabilirim. Ama bu aralar sanki bayram gibi bayram azıcık daha ağır basıyor sanki.

Arkamdan dedikodu yapmayın, evet yaşlandım ve evet anaç bir kişilik oldum ben:)

İlk kar!

Camın arkasından da olsa Defne bugün ilk karla tanıştı:) İçinde yatıp yuvarlanmak içinse biraz daha beklememiz lazım!

Sebze çorbasında 2. raund!

 

İlk denemede gururumu kıran Defne sonunda bana kıyamadı, sebze çorbasına karşı tavrını “ööööööggggghhh” den, surat buruşturarak üç çay kaşığı içmeye kadar ilerletti! Tabi arada yoğurt çorbası sütten yapılıyor, belki Defne’ye uyar, un çorbasının tadı yok, belki suratıma kusmaz diye çeşit çeşit çorba denedim. Defne de çabalarımı takdir etti, bir üst aşamaya geçmeye karar verdi. Gururum kırıldı, kendime güvenim sarsıldı ama çorba işine başlamanın en iyi yanı şu oldu: “Beterin beteri varmış yahu” diyen Defne, çorbadan önce beğenip yemediği yoğurda, çorbadan sonra tav oldu:)

Resmin konuyla alakası? Yok! Maksat benim de kızımla güzel bir fotoğrafım olsun, şuracıkta dursun:)

 

 

İçinden bir sayı tut! Üç ile başlamasın:)

Bu cumartesi hem Defne için hem benim için “ilk” ler günüydü. Benim anne olarak ilk doğumgünüm, Defne’nin annesini kutladığı ilk doğumgünü, hep beraber kutladığımız Cumhuriyet Bayramı vardı gündemde! Gerçi benim doğumgünümü “Tuba bahane, Defne şahane” kampanyasıyla arada kaynattı bizim ekip ama ben de “Ben olmasaydım Defne de olmazdı” sloganıyla kendimi savundum. Faydası oldu mu? Hayır:)

Bir senedir alışmaya çalıştığım 3 ile başlayan yaşlarda, 3’ün yanına gelen sayı 0’dan büyük olunca acısı da daha büyük oluyormuş! Anladım. Şaka bir yana 3 ile başlayan yaşlar bana Defne’yi getirdi, daha ne isterim! Yaşlıyım, huysuzum, anneyim ama neyseki Defne’liyim:)

Ama yine de, benim de doğumgünüm var, beni de sevin!:)