Okullanmalı mı?

Defne okula başladı.

Ve ben ne kadar manyak olduğumu bir kere daha anladım.

 

İlk gün…

Arabada Defne’yle güle oynaya gidiyoruz. O kadar hazır ki, “okul”a gitmeye. Aylardır o anı beklemiş, hergün okula gitmek istiyorum diye uyanmış.

Kapıya geliyoruz, öğretmenle giriveriyor içeri. Arkasına bile bakmadan. Hoşçakal demeden. Suratıma kapıyı kapıyorlar. Öylece kalıyorum. Ama içimde de bir sevinç. Bu kadar mıymış diye. Bir saat sonra almaya gidiyorum. Herşey güllük gülistanlık.

 

Ertesi gün…

Yine mutlu mutlu gidiyoruz okula. Bıcır bıcır anlatıyor.

Biz davul çalıyoruz. Otobüs boyuyoruz. Abla müzik açıyor, biz dans ediyoruz.

Yine kapıda dönüp arkasını gidiyor. İçim buruk gibi sanki. Bu kadar kolay mı diyorum. Sonra müdürün ilk görüşmeye gittiğimizde, kimi ilk gün ağlar bağırır, kimi rahat rahat gelir, bir hafta sonra ağlamalar başlar dediği geliyor aklıma. Geldiği gibi kovalıyorum.

Araya haftasonu giriyor.

 

Pazartesi… 3. gün…

Bu defa uyuyacak da okulda. İşte bundan çok korkuyorum. Defne doğduğu günden beri uykuyu sevmeyen bir çocuk.

Ama çocuklar şaşırtır. Şaşırtır değil mi diyor iç sesim.

Yine rahat rahat gidiyor.

Uykudan sonra almaya gidiyorum. Onbeş dakika geç uyudu ama uyudu diyorlar.

Derin ama çok derin bir ohhh çekiyorum.

 

Salı… 4. gün…

“Gitmek istemiyorum”lar başlıyor.

Ben ağlıyorum orada.

Neden ağlıyorsun birtanem?

Bir çocuk ağlıyor, annemi istiyorum diye, ben de ağlıyorum.

Ama siz artık büyüdüğünüz için, iyi vakit geçirmek, oyun oynamak için gidiyorsunuz okula. Arkadaşına da öyle söyle bence.

 

Çarşamba… 5. gün…

Sabah “gitmek istemiyorum” krizi. Okul kapısında ağlayarak bırakıyorum. İçim yanıyor. Yanlış mı yapıyorum soruları. Deli deli dönüyor kafada…

5 dakika sonra müdür haber veriyor. Merak etmeyin, okula girince ağlamıyor diye.

Almaya gidiyorum. Önce hevesle geliyor.

Arabada dönene kadar…

Ama ben ağlıyorum. Biz arkadaşlarla ağlıyoruz. Ben uyumuyorum, annemi istiyorum diye ağlıyorum…

Elimdeki kağıt, uyudu diyor. Öğretmenleri, uyudu diyor.

 

Araya hastalık giriyor, haftasonu giriyor. Bugün yine okul yolu. Yine sızlanmalar. yine kapıda ağlamalar.

Kameradan bakıyorum. Ağlamıyor şimdi.

Ama aklımda binbir soru.

Yanlış mı?

Erken mi?

Doğru okul mu?

Mutsuz mu?

Bu okul diyor ki, taa en baştan beri, çok ciddi bir sıkıntı yoksa, veliyi içeri almıyoruz. Hem alışma süreci için, hem burasının “onlar”a ait olduğunu benimsemeleri için… Almaya gidince bile kapıda bekletiyorlar. Ayakkabasını kendi giysin, montunu kendi giysin, biz “deli” anneler müdahale etmeyelim, sabırsız davranmayalım diye.

Uzun vadede bu okul iyi olacak, öyle hissediyorum, biliyorum. Niye bu “okul” onu da anlatacağım. Herşey netleşince kafamda.

Ama şimdi… Acaba diyorum, içeri ben de girsem farklı mı olur?

Hiç “sen de gel” demiyor aslında. Orası çocuklar için diyor.

 

Beni götürme.

İşte bunu duyup da götürmek koyuyor bana.

Ve biliyorum ki, Defne de dahil, birsürü çocuk, annesi 30 gün orada otursa, 31. gün ayrılsa, yine kızacak. Örneklerini de duyuyorum.

 

Bir işaret.

Bir ses.

Dese ki, doğru yoldasınız. Sadece zaman. Herşey iyi olacak. Ama 1 hafta sonra. Ama 1 ay sonra.

Ve O mutlu.

İşte ihtiyacım olan.

 

 

 

17 Responses to “ “Okullanmalı mı?”

  1. Ozge dedi ki:

    O günlerin gelecek olması beni de ürkütüyor. Önceden diyordum ki onun gelişimi için gerekli, 2 yaşında gitmeli kreşe. Benim kız neredeyse 2 oldu, şu anda 3 yaşın daha uygun olduğunu düşünüyorum. Hele bi 3 olsun da o zaman bakarız duruma 🙂 Hiçbir zaman ayrılmak isteyeceğimi zannetmiyorum, ben de başka bir deli anneyim çünkü, hele bi de arkasına bakmadan girsin, o zaman ben ağlarım götürmeyeceğim okula diye, kesin 🙂
    Umarım bu ilkgünleri sorunsuz atlatırsınız, Defnecik de sen de mutlu mutlu okul yollarına düşersiniz. Ayrıca okul seçiminde dikkat edilmesi gerekenlerle ilgili yazını da görmek isterim 🙂

    • tuba dedi ki:

      Özgecim sorular bitmiyor da, bu işin 2si 3ü de olmuyor galiba. Ben de erken mi diye kendimi yiyorum ama istisnasız herkes, çok özel bir durum yoksa, 7 yaşında ilkokula gitsin, o zaman yaşanıyor benzer şeyler diyorlar… Totosunu dönüp gidince de bir bozuluyor insan ama:)

      Okul seçimiyle ilgili ancak kendi tecrübelerim ama faydası olursa ne mutlu Özgecim. En kısa zamanda yazacağım…

      Sevgiler ve minnak kızına öpücükler…

      tuba

  2. Burcu dedi ki:

    Hangi okula başladı Defne?

    • tuba dedi ki:

      Mail attım Burcu…

      • Munevver dedi ki:

        Tuğba hanım bloğunuz cok güzel , benimde 3 yasında bir oğlum var okul arıyorum okul deneyiminizi yazabilirmisiniz???? Kafam cok karışık

        • tuba dedi ki:

          Merhaba Münevver Hanım,
          Yorumun altındaki mail adresinize rahat bir zamanda açıklayıcı bir mail atacağım, umarım işinize yarar.

          Sevgiler.

  3. nazli dedi ki:

    off tubacım, ne güzel başlamıştı halbuki yazı, aha dedim mutlu çocuk defne belli zaten… off yazmak istediğim çok şey var ama sığdıramicam galiba, bence içgüdülerin doğru, sonunda iyi olacak, birazcık sabır.. hepimize.. babaların sonsuz sabrı ve bakış açısı ve “cool”luğu niye yok bizde:((

    • tuba dedi ki:

      Babaların bakış açısından ben de çok istiyorum Nazlıcım… O sabahları ağlamalı ayrılma faslına daha fazla dayanazsam babaya devretmeyi düşünüyorum zaten ki okul müdürü de bunu önerdi. Güney diyor ki bir karar verdik, bir okul seçtik, evet zor ama alışacak. Bendeyse milyon soru… Siz de nedir durumlar Nazlıcım, ilk gün sizde de iyiymiş, peki sonrası?

      tuba

      • nazli dedi ki:

        Babaya bırakmak çok mantıklı, ben de bakıcımıza bıraktım tabi geç gidiyor, öğlen geliyor, hep bakıcıyla, bakıcımız diyor ki arkasına bakmadan giriyormuş sınıfa, ama hiiç bir şey anlatmıyor, ne oluyor ne bitiyor hiç bir fikrim yok 🙁

  4. mayre dedi ki:

    Tubacım mirza da 2 hafta boyunca bir gün önceden başlıyodu okula gitmek istemiyorum diye, her sabah okula gitceğini anladığı an ağlamaya ve gitmek istemiyorum demeye başlıyordu.. Bu durum 2 hafta sürdü..

    4. haftadayız bu hafta ve geçen haftadan beri erken kalktığımızda yani okula gitmeye çok vakit kaldığında geliyor ve anne ben okula gitmek istiyorum diyor 🙂

    eminim defne de kısa sürede alışacaktır, kalbini ferah tut..

    • tuba dedi ki:

      Ah Mahirecim, gerçekten mi, 2 hafta sonra alıştı mı Mirza? İnşallah daha da mutlu gitsin ve darısı Defne’ye olsun… Kalbimi ferah tutmak her zaman kolay olmuyor ama içime su serpti sözlerin.

      Sevgiler.

      tuba

      PS: Gülay seni aradı mı?

      • mayre dedi ki:

        Evett, elinde değil eminim ama inşallah en kısa sürede siz de bizim kıvama gelirsiniz 🙂

        Gülay geç geri dönünce ben eski seçeneklerime geri döndüm açıkçası :)Umarım seni sıkıntıya sokmamışımdır..

        Çok öpüyorum..

  5. my little world dedi ki:

    Okullanmalı Tubacım okullanmalı..Bence sen içini ferah tut, kararlı davran..Hep söylüyorum bizim çocuklarda sensör var.Senin huzursuz olduğunu anlayınca ötmeye başlıyorlar.Sen onun yanında biraz daha rahat davranırsan, -okula başlamak çok önemli bir şey değilmiş gibi- okulda geçirdiği gün hakkında çok soru sormazsan o da bunun çok büyük bir değişiklik olmadığını sanır belki.Ben bu işlere henüz girmediğimden çok da ukalalık etmek istemiyorum ama aklıma bunlar geliyor.
    Bana biraz da Defne arkadaşlarına özenmiş gibi geldi. Melis parkta bir çocuk ağladığı zaman asla dibinden ayrılmaz.Bozuk plak gibi takılır, defalarca sorar anne aykadaş neden ağlıyor diye, dudakları falan bükülür, hislenir.Ağlayan çocuklar dikkatlerini çekiyor yani.Defne’de de böyle olmuş olabilir belki.Bunlar ağladığına göre var bir şey deyip gruba dahil olmak istemiş olabilir.Önümüzdeki haftayı çok daha iyi geçireceğinize inanıyorum.
    Çünkü çocuklar uyum konusunda büyüklerden çok daha başarılılar.O senden önce alışacak bak görürsün!

  6. zoiplanet dedi ki:

    Yazının devamı olan ‘neden o okul?’ yazısını da bekliyorummm..

    Ah defnoşum benim. Okuldan güzel şey mi var. Tekrar başla deseler, hem de oyunlarla, şarkılarla, danslarla hemen atlar giderim 🙂 öğlen uykumu da uyurum, yemeğimin de dibini sıyırırım ekmekle. Keyfini almaya başlamışsındır da işte nazınız niyazınız bitmez ki sizin. Eğlenceli ve başarılarla dolu eğitim hayatını tebrik ederim.

    Annene de söyle o öyle yanlış kararlar verecek biri değil. İyice ölçüp tartmış, en doğrusunu yapmıştır. İçi rahat olsun. Fotosuz bir yazı olmuyş kınadığımı da söyle. Okul yolunda bi foto koyar insan. Alla alla..

    Öperim ikinizi de..

  7. idil dedi ki:

    Dogru yoldasin.icindeki turkish mamayi kontrol et:) hepsi bunu yapiyor ve okula girince susuyorlar ayrilmaktan korkmalari cok normal, kucukler cunku 🙂 alisacak o da sende merak etme icini ferah tut ozsezilerine guven.bak bizimkisi gecen sene gitmesine ragmen bu sene eylulde zorlandi bes gun agladi simdi soz veriyor bana aglamayacagina dair..buyuyorlar:)

  8. idilik dedi ki:

    okul candır, heyecandır. İlk başta hepsi numaracı sonra alışıyorlar, istisnasız bu böyle, tabii okulunu sevip benimsiyorsa…

    Ama ilk sene senin de birazcık bocalaman normal ama işini yapan eğitimcilere güven…

    Bizimki de geçen sene gitmesine rağmen bu sene başınd ilk iki gün güle oynaya başladı sonrasında bir hafta ağladı şimdi ise gıgı çıkmıyor, sabah altı bucukta uyanmak dışında…Ona da hak veriyorum bende içimden ağlıyorum çünkü sabahın köründe uyanınca:)

    Herşey yoluna girecek, doğru yoldasın, go girl!

mayre için bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir