Defne 15 aylık!

Bu deniz, güneş, iklim dediğin ne garip şey…Evler, arabalar, giysiler, yaşam…Herşey bambaşka…

Deniz olmayan yerde hayat daha zor, daha sıkıcı arkadaşım…

Evet bildin Mersin’den döndük…

Mersin demek, şıpıdık terliğinle bakkala, markete, alışveriş merkezine, devlet dairesine gidebilmek demek.

Mersin demek, kıçında şort da giysen kimsenin dönüp bakmaması demek.

Mersin demek, bikininle havuza inmek için asansöre binmek, işten gelen takım elbiseli komşuna iyi akşamlar demek.

Mersin demek ellerin ayakalrın buruşana kadar sudan çıkmamak demek.

Mersin demek, canın sıkılınca iki dakikada sahile inip dondurma yiyerek aylaklık yapmak demek.

Mersin demek, biranı, şarabını, limonatanı ayaklarını denize uzatarak yudumlamak demek.

Mersin demek, gece saat 3’te geçen arabadan bangır bangır müzik gelmesi demek.

Mersin demek, her dakikada sokakta yaşamak demek.

Mersin demek, anneannenin doyurması, dedenin gezdirmesi, kuzenin oynatması demek.

Mersin demek, Tuba’yla Güney’e, Defne’yi bakma heveslilerine satıp, ohhh keyif yapmak demek.

Defne Mersin’de 15 aylık oldu. O bir haftada çok değişik bir kız oldu.

Her sabah 6’da kalkıp kahvaltısını yapıp saat 7’de soluğu sokakta aldı. Kedi sevdi. Salıncakta sallandı. Bakkaldan ekmek aldı. Dedesinin elinden tutup aldıkları ekmeği ucundan kemirerek eve döndü, torun olmanın tadını çıkardı. Havuza girdi. Evdeyse hiç balkondan içeri girmedi. Ayaklarının ucuna yükselip sokakta kedilere bağırdı, sokakta çocuklara bağırdı, sokakta arabalara bağırdı. Leğene su doldurup oynadı. Çiçek suladı. Lahmacun yedi. Yeşil zeytin yedi. Ali nazik yedi. Dondurma yemedi, külahını yedi. Hastalanınca vazgeçtiği yürümeye geri döndü, hatta koşar oldu.

Mamma dedi, kedi dedi, pisi pisi dedi, gel, git, al, ver, annieee, babaaaa, dedde, kaan dedi, ıslık çalmaya çalıştı, herkese gıdı gıdı yaptı, yastık savaşında galip geldi, bir haftayı kuzeni Kaan’la geçirince araba delisi oldu, bütün gün hınnnnn düüüt yaptı.

İçinde dans ve oynamak geçen her cümlede çılgınca kafasını sallayıp pıtı pıtı dansı yaptı. Cümle, akşama monopoly oynayalım mı olsa bile:)

Defne Mersin’e bebek gitti, minik bir kız olarak döndü.

Biz de Güney’le denize doğru limonatalarımızı hüpletirken Ah ulan dedik, denizli memlekette yaşamak başka dedik, denizli memlekette çocuk büyütmek bambaşka dedik.

Nasıl? Herşey rüya gibi değil mi? Çok mutluyduk çook.

Da azıcık sıcak mıydı?

“Ohh gece gündüz yaşayan şehir” de gecenin 3’ünde çalan bangır bangır müzik kızı mı uyandırdı?

Şıpıdık parmak arası terliğin ayağını yara mı yaptı?

Uçağa geç kaldın ve acele ederken Defne arabada kustu mu?

6. binişinde Defne uçak kemerinin gereksiz olduğuna karar verdi ve bu kararını tüm uçağa çığlıklarla afişe mi etti?

Sokak sokak gezen Defne, Ankara’da sabahın yedisinde ba-bayyy diye ayakkabılarını alıp kapıya mı dayandı?

Ve hatta havaalanından eve dönerken yolda uyudu ve 1 saat evin önünde arabada mı bekledin?

Olsun ya. Tatil güzel. Eve dönmek güzel.

15 aylık Defne çok güzel!

 

 

 

14 Responses to “ “Defne 15 aylık!”

  1. Pelininstyle dedi ki:

    Yaaaa gene cok zevkli okuduuuuum ve Ben mersini coook severimmmm! Ve turkiyeyi Istanbul’u cok oslediimmm vee defneyi isirsam ne iyi olur;)))))))

    • tuba dedi ki:

      Aaa Mersin’e gelmiş miydin? Hislerimi anlamışsındır o zaman! Yeni hedef Mersin’de buluşmak olsuuun, kap Juliette’i gel:)

  2. zoiplanet dedi ki:

    Yaaa gelecegimizi gördüm resmen :)) seneye bu zamanlar biz de bunlari yasayacağız.. okuması bile zevkli :)) kucuk beybiler büyüyor :))

    • tuba dedi ki:

      Hep emekleyince, yürüyünce yandın diyorlar ya, yalan o yalan, şimdi daha çok yoruluyorum ama eğleniyorum da be yaav:)

      Seneye yaza totolarınızı bir sağa bir sola kıvırtarak, kafalarınızı head banger gibi sallayarak bir pıtı pıtı dansı yaparsınız, alem dansçı ana-kız görür! Gruba eleman lazım olursa Defne’yle biz de geliriz:)

  3. my little world dedi ki:

    1.Ne bu böyle tatil üstüne tatil?Anneanneler-babaanneler derken bu yıl tatilin kralını siz yaptınız şekerim:))
    2.Monopoly oynayalım mı’ya karşılık pıtı pıtı oynayan Defneciğimin şu dansını biz de görmek istiyoruz.(Evet biz, yani ben ve Defne Fan Clubın yüzlerce üyesi.)
    3.Mersin’i öyle güzel anlatmışsın ki inan Parisi görmeyi daha az arzuluyorum:)
    4.Bir mühim not:bak yine ayrıntı vermeden dileklerde bulunmuşsun Tubacım,denizli memlekette yaşamak derken,İstanbul’da denizli malumunuz ama canımıza okuyor içinde yaşarken.Mimkinse Akdeniz, Ege Bölgesi diye ekle ‘ah ulan’lı cümlene:))
    5.Bir de dua:Allah hiçbir anneyi seyir çocuk oyalamak mecburiyetinde bırakmasın.Herkese Caillou gibi etrafı seyrede seyrede giden akıllı uslu evlatcıklar nasip etsin.Öptüm.Stop.

  4. my little world dedi ki:

    1.Ne bu böyle tatil üstüne tatil?Anneanneler-babaanneler derken bu yıl tatilin kralını siz yaptınız şekerim:))
    2.Monopoly oynayalım mı’ya karşılık pıtı pıtı oynayan Defneciğimin şu dansını biz de görmek istiyoruz.(Evet biz, yani ben ve Defne Fan Clubın yüzlerce üyesi.)
    3.Mersin’i öyle güzel anlatmışsın ki inan Parisi görmeyi daha az arzuluyorum:)
    4.Bir mühim not:bak yine ayrıntı vermeden dileklerde bulunmuşsun Tubacım,denizli memlekette yaşamak derken,İstanbul’da denizli malumunuz ama canımıza okuyor içinde yaşarken.Mimkinse Akdeniz, Ege Bölgesi diye ekle ‘ah ulan’lı cümlene:))
    5.Bir de dua:Allah hiçbir anneyi seyir halinde çocuk oyalamak mecburiyetinde bırakmasın.Herkese Caillou gibi etrafı seyrede seyrede giden akıllı uslu evlatcıklar nasip etsin.Öptüm.Stop.

    • tuba dedi ki:

      Evet Nuray, çocukla tatile gidilir mi gidilmez mi diye kafada sorgu işini bitirmemişken, arada iki tatili çıkardık bile! Ama yalnız napardık düşünemiyorum. Yaşasın anneanne ve babaanneler!

      Hep fotograf cekiyorum hiç video aklıma gelmiyor, pıtı pıtı dansını bir çekeyim de insanlık dans nasıl oluyormuş görsün:))

      Madem Mersin’i görmeyi pek istedin hadi o zaman paraları biriktirmeye başlayın, seneye yaza Mersin’de buluşalım!

      Ayy korkuttun beni şimdi Nuray, eskiden İstanbul’da yaşamayı çok isterdim ama çocuklu hayatımda dışarıdan bile çok zor görünüyor, Allah kolaylık versin size. Duamı detaylandırayım hemen:)

      Duana amin ama bizimkiler bu saatten sonra değişmez bence, bir daha hamile olursak baştan ipleri sıkı tutalım, sağlıklı, mutlu, uyuyan, yiyen bebek dualarımızın arkasına bunu da ekleyelim:)

  5. nazli dedi ki:

    Birden büyüyorlar değil mi! Bir de herşeye çok kolay alışıyorlar, eminin evinizin düzenne de yeniden ve cabukca alismistir, ama evet denizli sehirde yasamak guzel o ayrı:) hosgeldiniz 🙂

    • tuba dedi ki:

      Hoşbulduk:) Bu bir haftada inanılmaz değişti Nazlı, artık küçük bir kız çocuğu. Tabi genellikle:)) Çocuklar düzen sever lafı da, azıcık kandırmaca sanki, evet düzen seviyorlar ama gittikleri yerde hemen yeni bir düzen kurabiliyorlar kendilerine. Biz o kadar uyumlu olamayabiliyoruz o ayrı:)

  6. nesteren dedi ki:

    yaaa ama yaa bu çok tatlı olmuşşş.
    hele saçlar beni benden aldı. nasıl da kocaman çocuk gibi duruyor.
    ağlarım :/

    • tuba dedi ki:

      Ya Nesteren görsen minik bir kız oldu, hareketler, konuşmalar falan. Ben de hem gülüyorum hem de “Çabuk büyüyo la bu diye” hüzünleniyorum..

      Saçları anneanne yaptı, ben de kıskançlıktan çatladım, niye bu zamana kadar aklıma gelmedi öyle iki yandan kedi kuyruk yapmak diye:)

    • tuba dedi ki:

      Ya bir de söylemeden edemeyeceğim, o Alis’in fotografları beni mahvediyor!! 🙂 Ya sahalara geri dön, ya bir mail adresi ver haberleşelim artık, özledik bak!

  7. Simiole dedi ki:

    “Defne bebek gitti, kucuk kiz olarak dondu” demissin ya, seni cok iyi anladim. Acaba tatilde daha cabuk mu buyuyorlar veya dedigin gibi deniz etkisi mi?

    Tuba biliyor musun ben eskiden bebek gordugumde anneme “ah keske bunlar hic buyumeseler hep bebek kalsalar” dermisim. Oysa simdi bu dusuncem degisti, Defne, Nina buyusunler, her gecen yaslari bize ayri maceralar getirsin.

    Ilk uc aya kiyasla simdi bakiyorum da ben bebegimi buyudukce daha cok seviyorum. Onun nasil bir insana donusecegini daha simdiden gosteren ipuclarina bayiliyorum.

    Disleri, saclari ve o japon gozleriyle Defne cok tatli bir kucuk kiz olmus. Ikinizi de cok opuyorum ve bitirdik mi tatilleri, onumuz sonbahar mi, korkmayalim neler neler yapacagiz bu bizdiklarla diyorum !!

    • tuba dedi ki:

      İtiraf ediyorum ben de Defne’yi büyüdükçe daha çok seviyorum! Emekleyince, yürüyünce yandın lafları var ya onlara da hiiiç inanmıyorum. Evet, çok yoruluyorum, evet bazen yaşlı kadınlar gibi bacaklarımın ağrısından zor uyuyorum ama çok da eğleniyorum. Çünkü yorulup da koltuğa uzanınca pıtır pıtır yürüyüp yanıma gelip ayaklarıma gıdı gıdı yapan bir kızım var:)

      Tatiller de bitti ya, korkmayalım diyorum ama azıcık da korkuyorum! Defne’nin doktoru Defne daha 11 aylıkken “seneye kreşe verecek misin” diye sordu bana. Şaka sandım, güldüm, daha neler dedim. “Hiç öyle deme, Defne çok hareketli ve meraklı bir çocuk, hadi şimdi yaz, hergün dışarıda, bütün kış onu içeride nasıl oyalayacaksın, bu durumdan tatmin olacağını sanmam” dedi!! Yok artık kreş de olmaz da bari bir oyun grubu bulayım havalarındayım şimdi. Nina’yı alıp bizimle oyun grubu olmayı düşünmez miydiniz?:))

      Öpüyorum ikinizi de..

tuba için bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir